UEFA‘nın Fenerbahçe‘ye yönelik aldığı son karar, futbol dünyasında büyük bir şaşkınlık ve öfke yarattı. Avrupa Ligi play-off turunda Anderlecht ile deplasmanda karşılaşan Fenerbahçe, bazı taraftarlarının sahaya meşale atması ve havai fişek kullanması gerekçesiyle UEFA tarafından 20 bin Euro para cezasına çarptırıldı. Ancak asıl dikkat çeken nokta, aynı karşılaşmada Anderlecht taraftarlarının Fenerbahçeli taraftarlara yönelik gerçekleştirdiği şiddet eylemlerine UEFA’nın sessiz kalması oldu.
Anderlecht Taraftarının Saldırısı Göz Ardı Edildi
Fenerbahçe’nin Anderlecht deplasmanında attığı golden sonra, ev sahibi tribünlerinde bulunan holiganlar, sevinç gösterisinde bulunan Türk taraftarlara vahşice saldırdı. Bu çirkin olaylara rağmen UEFA, Belçika kulübüne yönelik herhangi bir disiplin soruşturması başlatmadı ve herhangi bir ceza uygulamadı. Bu durum, UEFA’nın olaylara yaklaşımındaki büyük çifte standardı açıkça gözler önüne serdi.
Belçika Basını Bile Tepkili
UEFA’nın Anderlecht’i sorumlu tutmaması ve ceza vermemesi, sadece Fenerbahçe taraftarlarının değil, Belçika basınının da dikkatini çekti. Anderlecht kulübünün, Real Sociedad maçında yaşanan olayların ardından Fenerbahçe maçında da benzer olayların yaşanması nedeniyle ceza almaktan korktuğu belirtiliyordu. Ancak UEFA’nın bu korkuyu boşa çıkaran kararı, büyük bir hayal kırıklığı yarattı.
UEFA’dan Skandal Karar
Belçika’nın en büyük gazetelerinden Het Nieuwsblad’ın haberine göre, UEFA’nın Anderlecht’e yaptırım uygulamamasının en önemli nedeni, Belçika kulübünün olayların ardından hızlı bir şekilde harekete geçerek kavgaya karışan taraftarların yıllık kombinelerini iptal etmesi oldu. Ancak bu durum, Fenerbahçe taraftarlarına yönelik şiddeti görmezden gelmek için geçerli bir bahane olamaz.
Fenerbahçe’ye Haksız Ceza
UEFA, sanki tüm olayların tek sorumlusu Fenerbahçe’ymiş gibi bir tavır sergileyerek kulübümüze 20 bin Euro para cezası kesti. Taraftarlarımızın neden olduğu münferit olaylar elbette kabul edilemez ancak Anderlecht taraftarının gerçekleştirdiği organize saldırı karşısında sessiz kalınması, UEFA’nın adalet anlayışını sorgulatır hale getirdi. 16 Mart 2025 tarihi itibarıyla bu skandal karar, Fenerbahçe camiasında büyük bir infial yaratmış durumda.