Fenerbahçe Basketbol Takımı‘nın 2017 yılında Yunanistan’ın güçlü temsilcisi Olympiakos’u mağlup ederek EuroLeague şampiyonluğuna uzandığı tarihi final, üzerinden geçen 8 yıla rağmen hala hafızalardaki tazeliğini koruyor. Türk basketbol tarihinin en büyük başarısı olarak kabul edilen bu zaferin perde arkası, şampiyonluğun mimarları tarafından yıllar sonra yeniden aralandı.
Obradovic’in Efsane Dokunuşu, Bogdanovic’in MVP Performansı
19 Mayıs 2017 tarihinde İstanbul Sinan Erdem Spor Salonu’nda oynanan o epik finalde, Zeljko Obradovic’in taktik dehasıyla sahaya yayılan Fenerbahçe, rakibi Olympiakos’u 80-64’lük skorla dize getirerek EuroLeague kupasını müzesine götürmüştü. Bu tarihi zafer, Fenerbahçe’yi EuroLeague şampiyonluğu yaşayan ilk Türk takımı olarak basketbol tarihine geçirirken, Türk sporuna da yepyeni bir soluk getirmişti.
Obradovic’in koçluğunda adeta bir basketbol resitali sunan Fenerbahçe’de, o gece birçok yıldız isim parlamıştı. Ancak iki isim vardı ki, şampiyonluğun mimarları olarak öne çıkıyorlardı: Bogdan Bogdanovic ve Ekpe Udoh. Sırp yıldız Bogdan Bogdanovic, Final Four MVP’si seçilerek turnuvaya damgasını vururken, Amerikalı pivot Ekpe Udoh ise final maçındaki dominant performansıyla şampiyonluğun kilit ismi olmuştu. Luigi Datome ve Jan Vesely gibi diğer yıldızlar da takıma önemli katkılar sağlayarak tarihi zaferde pay sahibi olmuşlardı.
Zaferin Perde Arkası: Disiplin, İnanç ve Obradovic Faktörü
Yıllar sonra o unutulmaz anları anlatan şampiyonluğun mimarları, zaferin arkasındaki sırrı disiplin, inanç ve Zeljko Obradovic faktörü olarak özetliyorlar. Obradovic’in oyuncularına aşıladığı kazanma kültürü, takımın Final Four atmosferinde bile soğukkanlılığını korumasını sağlamış ve Olympiakos gibi tecrübeli bir rakibe karşı rahat bir galibiyet almasında önemli rol oynamıştı.
Fenerbahçe‘nin 2017 EuroLeague şampiyonluğu, sadece bir basketbol zaferi değil, aynı zamanda Türk sporunun uluslararası arenadaki yükselişinin de sembolü haline geldi. O gün Sinan Erdem Spor Salonu’nda yaşanan coşku, Türk basketbol tarihine altın harflerle kazınırken, o şampiyonluk kadrosunun mimarları da unutulmaz kahramanlar olarak taraftarların kalbinde yaşamaya devam ediyor.